Zirkonyum implant, diş hekimliğinde kullanılan ve diş eksikliklerinin tedavisinde tercih edilen, zirkonya (zirkonyum dioksit - ZrO₂) adlı seramik esaslı bir malzemeden üretilmiş diş implantıdır. Geleneksel titanyum implantlara alternatif olarak geliştirilmiştir.
Zirkonyum implant, çene kemiğine yerleştirilen ve eksik dişin yerine sabit bir protez taşımak için kullanılan biyo-uyumlu, metal içermeyen bir implant sistemidir. Genellikle estetik ve alerji gibi özel durumlar nedeniyle tercih edilir.
Zirkonyum implant uygulaması, titanyum implantlara benzer bir cerrahi prosedürü takip eder. İlk olarak, diş hekimi çene kemiğinin yapısını ve yoğunluğunu değerlendirmek için dijital görüntüleme tekniklerini kullanır. Uygun durumlarda lokal anestezi altında, eksik dişin olduğu bölgeye küçük bir kesi yapılır ve ardından çene kemiğine zirkonyumdan üretilmiş tek parça ya da çift parçalı implant yerleştirilir. Zirkonyumun kemik ile biyolojik uyumu oldukça yüksektir. İmplant yerleştirildikten sonra genellikle birkaç aylık bir osseointegrasyon (kemikle kaynaşma) süreci beklenir. Ardından protez üst yapı sabitlenir ve işlem tamamlanır.
Zirkonyum implantlar, titanyum implantlara kıyasla genellikle daha pahalıdır. Bunun başlıca nedeni, zirkonyumun üretim sürecinin daha karmaşık olması, materyal maliyetinin yüksekliği ve sınırlı üretici tarafından sunulmasıdır. Ayrıca estetik açıdan daha doğal sonuçlar sunması, özellikle ön diş bölgesinde tercih edilmesini sağlar ve bu da fiyatlandırmayı etkiler. Zirkonyum implantlar fiyatları ayrıca ülkeye, klinik donanıma ve hekimin deneyimine göre değişiklik gösterir.
Zirkonyum implantlar, biyouyumluluğu yüksek, alerjik reaksiyon riski düşük ve estetik açıdan son derece avantajlı materyallerdir. Metal içermemeleri, özellikle metal hassasiyeti olan bireyler için önemli bir artıdır. Ayrıca diş eti ile olan ilişkisi çok doğaldır; zirkonyum diş eti kenarında gri yansımalara sebep olmaz. Dayanıklılık açısından ise, özellikle yeni nesil zirkonya materyaller oldukça dirençlidir. Ancak bazı durumlarda tek parça olması dezavantaj yaratabilir, bu nedenle vaka seçimi titizlikle yapılmalıdır.
İmplant mı daha iyi, zirkonyum mu? karşılaştırması genellikle yanlış bir algıya dayanır çünkü "implant" genel bir terimdir ve hem titanyum hem de zirkonyum implantları kapsar. Doğru karşılaştırma “titanyum implant mı, zirkonyum implant mı?” şeklindedir. Her iki materyalin de kendine özgü avantajları vardır. Titanyum implantlar uzun yıllardır kullanılan, çok sayıda klinik çalışma ile etkinliği kanıtlanmış sistemlerdir. Zirkonyum implantlar ise estetik hassasiyetin yüksek olduğu durumlarda öne çıkar. Hastanın alerjik durumu, estetik beklentisi ve çene kemiğinin durumu gibi faktörler seçimde belirleyici olmalıdır.
Titanyum implantlar yıllardır "altın standart" olarak kabul edilir çünkü dayanıklılıkları, çeşitliliği ve uzun dönem başarı oranları oldukça yüksektir. Ancak bazı kişilerde metal alerjisi ya da estetik kaygılar nedeniyle alternatif arayışı doğar. Zirkonyum implantlar bu boşluğu doldurur. Metal içermemeleri, beyaz renkleri ve diş eti ile uyumları nedeniyle özellikle ön bölgede titanyuma tercih edilebilirler. Ancak zirkonyum implantlar henüz titanyum kadar geniş klinik veri sunmamaktadır. Ayrıca tek parça olan versiyonları bazı protetik işlemleri zorlaştırabilir.
Zirkonyum implantlar doğru uygulama, iyi ağız hijyeni ve düzenli kontrollerle birlikte uzun yıllar işlevini sürdürebilir. Günümüzde 10 yıla kadar başarıyla ağızda kalan zirkonyum implant vakaları bildirilmiştir. Ancak bu süre, hastanın diş eti sağlığı, kemik kalitesi, sigara kullanımı gibi birçok faktöre bağlıdır. Titanyuma kıyasla uzun vadeli verileri henüz daha sınırlı olsa da, malzeme olarak oldukça dayanıklı olduğu bilinmektedir.
Zirkonyum implant yaptırmayı düşünen bireylerin ilk olarak alanında deneyimli bir ağız ve çene cerrahına başvurması önemlidir. Uygulama sonrası dikkat edilmesi gerekenler arasında: iyi ağız hijyeninin sağlanması, sigaradan uzak durulması, düzenli diş hekimi kontrollerinin aksatılmaması ve implant çevresinde plak birikiminin önlenmesi yer alır. Ayrıca özellikle ilk haftalarda implant bölgesine aşırı kuvvet uygulanmamalı ve yumuşak gıdalarla beslenmeye dikkat edilmelidir. Estetik ve fonksiyonel olarak başarılı bir sonuç için hem hasta hem de hekim iş birliği büyük önem taşır.
Kliniğimizde, tüm tıbbi uygulamalarda ilk kaide olarak kabul edilen ve Latince ‘primum non nocere’ kelimesinin Türkçe karşılığı olan ‘önce zarar verme’ anlayışıyla, hastalarımızın ve yakınlarının, hala devam etmekte olan pandemi sürecinde zarar görmemesi amacıyla, arttırılmış hijyen önlemleri uygulanmaktadır.
Tüm Uzmanlıklar
- Adım adım ilerledik ve yeni dişler takıldı.
- Beklediğimin de üzerinde olması beni son derece memnun ve mutlu etti.
- Korkularınızdan Kurtaran Diş Hekimi
Tüm GörüşlerÖncelikle Rahşan hanıma teşekkür ediyorum. Samimi ve içten yaklaşımından dolayı ilk etapta diş korkum vardı. Süreci anlattı ve dediği g{...}
23.11.2023Dentilera Klinikde değerli hocalarım; Bülent hoca, Rahşan hoca ve de ass. Gülay hanım öncelikle gösterdiğiniz ilgi, emekleriniz ve çab{...}
09.05.2023Korkularınızdan Kurtaran Diş Hekimi Merhabalar, sonuna kadar okumanızı rica ediyorum. 55 yaşıma gelene kadar paramparça olan dişlerime{...}
26.01.2023